10 Kasım

Tüm hayatını Türk ulusunun hizmetinde geçiren Atatürk’ün yaptıklarının başında Türkiye Cumhuriyeti’ni korumak gelmektedir. Nitekim bizzat Atatürk’te “Benim navuz vücudum bir gün elbette toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır” demekle yaptığı hizmetlerin en ölümsüz olanının hangisi olduğunu belirtmiştir.

Bugün yer yüzünde Atatürk Cumhuriyetini kendisine örnek tutarak devrimlere girişmiş birçok ülkeler görülmektedir. Fakat bunlar içinde ulusal iradenin tam geçerli olduğu bir cumhuriyet düzenine ulaşmış olanı azdır.

Kendi ağızından “İlelebet payidar” kalacağını ilan etmesi ve büyük mutlunun sonundaki vasiyeti, en mühim eserinin Cumhuriyet olduğuna inandığını göstermektedir. Bu yüzden günümüzde Atatürkçülük Türkiye Cumhuriyeti’nden yana olmak, Türkiye Cumhuriyeti’ni ilerletmektir. Atatürk Cumhuriyetinin yerleştirmeye çalıştığı demokrasiyi (biçimsel) olarak vasıflandırmanın Atatürkçülük olarak kabulüne elbette imkan yoktur.

Bugün Atatürk’ü ve devrimlerini iyi anlamak ve anlatmak her aydının görevi olmalıdır. Yoksa; Atatürk’ün dediği gibi “TÜRK ÇALIŞ ÖVÜN” demek hayal mahsulü olur. Herşeyden önce bireysel olarak çok çalışmalıyız ki övünme hakkına sahip olalım.

O’nun istediği ve gösterdiği hedefe (Muasır medeniyet seviyesine) ancak Atatürk’ü anlamak, anlatmak ve çok çalışmakla mümkün olur.