Bir Varmış Bir Yokmuş...

Böyle başlamaz mı hep masallar? Bir varmış bir yokmuş, 1 Kasım 1924 ‘de Isparta İslamköy Kasabası’nda bir çocuk dünyaya gelmiş. Sami Süleyman Gündoğdu DEMİREL. Başka bir deyişle de ÇOBAN SÜLO. Ve devam eder masal, 91 yıllık yaşamına neler sığdırmıştır neler...

İlk bakışta köyde çobanlık yapan bir insanın Türkiye siyasetine damga vurmasını kimse beklemezdi tabi. 1962 yılında başladığı siyaset yaşamına 7 Başbakanlık ve 1 Cumhurbaşkanlığı sığdırmış bir insandan bahsediyoruz. Kendi deyimiyle 679! 6 kere giden, 7 kere gelen 9. Cumhurbaşkanı. Bir sohbetinde de esprili bir şekilde : “Cumhurbaşkanları kuş değildir. Binaenaleyh ve haddi zatında her kuşun eti de yenmez. Yenmediği için de biz 6 kere gitmişiz 7 kere gelmişizdir. ”

Cumhurbaşkanlığından sonra kopmuş mu siyasetten? Tabi ki hayır. Günümüzdeki çoğu lider onun düşüncelerini önemsemiş ve bilgi birikiminden yararlanmıştır.

Siyaset yaşamında çok eleştirilmiştir, yazılıp çizilmiştir, ağır ithamlar da vardır aralarında ama kendisi cevap verirken dahi saygınlığını ve seviyesini koruyarak bunu yapmış, çizgisini hiçbir şekilde değiştirmemiştir. Ki başbakanlık yaptığı dönemlerde kendisi için çizilen karikatürlere dahi gülüp geçmiştir.

Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı yaptığı dönemlerde beklentiler tabi ki yüksekti Isparta’ya yatırımlar açısından. Hiç mi bir şey yapmadı ki kendi hemşerileri tarafından acımazsızca eleştirilsin? Şehrimize baktığımız zaman yaklaşık 80.000 öğrencinin yaşadığı, aylık sıcak para akışının 10 milyona yaklaştığı bir dönemde, esnafın dahi iş yerini 9:30-10:00 saatlerinde açtığını düşünürsek bu rahatlık nerden geliyor peki? Yapılan eleştiriler acımasızca değil mi? Ki kendi şehrinde yuhalandığına hiç girmek istemiyorum.

Türkiye siyasetinden büyük bir lider geçti. 17 Haziran 2015 tarihinde hayata gözlerini yumdu. Bütün ülke yasa boğulmuşken, hep şu soru soruldu: “ Haksızlık mı ettik gerçekten?” Cenazesinde yüz binler vardı ki daha önce bu şekilde bir uğurlama sanırım görülmemiştir ülkemde. Yurt dışından dahi sevenleri İslamköy’e akın etmişti son yolculuğunda yanında olmak için. O kadar mütevazi bir liderdi ki geldiği topraklara geri dönmek istedi. Memleketi ve sevgisi hiç azalmadı.

Son olarak Sayın Demirel’in mezarının bulunduğu İslamköy Çalca Tepesi’ne değinmek istedim. Yıllık yaklaşık 1 milyon ziyaretçisi bulunan Demirel’in Anıt Mezarı hala yapılmadı. Bu konuda yetkili mercilere ise bunun sebebini sormak istiyorum? Türkiye Siyasetine damga vurmuş bir ismin yaklaşık 2 senedir unutulmuş olması normal mi?
Sayın Demirel’e İslamköylü hemşerisi olarak yaptığı hizmetlerden dolayı minnettarım. Ruhun Şad olsun Çoban Sülo…

Saygılarımla…