Engelli Sokak Köpeği Hayata Bakın Nasıl Tutundu

Isparta’da geçirdiği trafik kazası sonrasında vücudunun arka kısmı ve 2 ayağı felç olan 1 yaşındaki sokak köpeği 'Minik' sevgiyle hayata tutundu. Veteriner Hekim Hale Katırcı, sahiplendiği engelli köpeğe çocuğu gibi bakıyor, bez bağlıyor, yaptıkları engelli yürüteci ile gezdiriyor.

Veteriner Hekim Katırcı, Isparta’da yaklaşık 8 ay önce Sokak Hayvanları Bakım ve Rehabilite Merkezi’ne getirilerek bakım ve koruma altına alınan ‘Minik’ isimli köpekle yakından ilgilendi. Katırcı, 2 aylıkken kendilerine getirilen felçli köpeği tedavi ettikten sonra ona her gün bez bağlayarak, kendilerince bir tekerlekli yürüteç yaptıklarını anlattı.

Veteriner Hekim Hale Katırcı, "Herkesin çocuğu engelli olsa, bezini değiştirmeyecek mi, bakımını yapmayacak mı? Bu da bir can sonuçta. Veteriner hekim olmak değil sadece bunu yapmak. Türkiye’de ve dünyada engelli hayvana bakan binlerce insan var. Ben ilk değilim son da olmayacağım. Benim gibi duyarlı insanlar olduğu sürece, bu hayvanlar ömür boyu mutlu yaşarlar” dedi.



"Hekim arkadaşımız onu sahiplendi ve bakımını üstlendi"
Isparta Belediyesi Sokak Hayvanları Bakım ve Rehabilite Merkezi’nde bulunan tek engelli hayvan olan ve özenle bakılan Minik ile ilgili bilgi veren Isparta Belediyesi Veteriner İşleri Müdürü Hamdi Balcı, "Bu şekilde engelli olan yalnızca bu hayvanımız var. Arka tarafta bir paraliz (vücudun aynı yarısında bulunan kol, bacak ve gövdede yer alan kasın kasılma özelliğinin tamamen ortadan kaybolduğu durum) söz konusu olduğu için idrar ve dışkısını tutamama gibi bir durum söz konusu. Böyle olduğundan dolayı bu sürekli etrafa bulaşıklık ve kendisine zarar vereceği için bez bağlanıyor. Hekim arkadaşımız Hale Hanım onu sahiplendi ve bakımını da üstlendi. Kendisi bakıyor, bez tutuyor, gerekli ilgi ve alakasını gösteriyor. Hayvanımıza veteriner müdahalelerini de yapıyor" dedi.

"Durumuna üzülüyorlar, bakımını görünce mutlu oluyorlar"
Merkeze gelenlerin engelli hayvanı ilk gördüklerinde üzüldüklerini, ancak daha sonra ona karşı yapılan yaklaşım ve bakımı görünce mutlu olduklarını kaydeden Balcı, "O hayvanla alakalı öncelikle tabii durumuna üzülüyorlar. Fakat buradaki ilgiyi görünce seviniyorlar. Herkesin ilgi kaynağı oluyor. Herkesin maskotu gibi oluyor. Mutlu oluyorlar böyle bakıldığından dolayı hoşnutluklarını belirtiyorlar" diye konuştu.

"Sürekli bez bağlanması gerekiyor"
Minik isimli köpeğin kendilerine getirildiğinde henüz 2 aylık olduğunu ve bu güne kadar bakımını titizlikle yaptıklarını anlatan Isparta Belediyesi Sokak Hayvanları Bakım ve Rehabilite Merkezi personeli Veteriner Hekim Hale Katırcı ise, "Bu ufaklık bize 2 ayıkken geldi. Arka ayakları bir trafik kazası sonucu tabiri caizse felç olarak bulundu. Paraliz sonucu idrarını ve dışkısını tutamıyor. Bu yüzden sürekli bez bağlanması gerekiyor. Yaklaşık 8 aydır bizde, şu anda 1 yaşlarında. Biz de ona böyle bir araba yaptık. Mutlu bir hayvan, çok mutlu bir köpek” şeklinde konuştu.

“Ayaklarını sürümemesi için de araba yaptık”
Minik ile bir çocuk gibi yakından ilgilenen ve şu anki durumu hakkında bilgi veren Veteriner Hekim Katırcı, "Tabii ki sinirsel deformasyon olduğu için çok fazla elimizden bir şey gelmedi. Artık arka T4’ten sonrası, torakalden (omurga) sonrası hasar gördüğü için arka tarafını hissetmiyor. Kalça bölgesini, ayaklarını fazla hissetmiyor, o yüzden sürüyor. Ayaklarını sürümemesi için de bu şekilde araba yaptık. Bununla hayatını idame ettiriyor” ifadelerini kullandı.

“Yaptığımız tedavi sonucu iyileşti”
Minik’in yaşadığı bu duruma bir trafik kazasının neden olduğunu ileten Veteriner Hekim Katırcı, “Tahmini olarak trafik kazası sonucu bir araç arka ayaklarının üzerinden geçmiş. Arka ayakları ve omurgasında kırıklar mevcuttu. O kırıklar tedavimiz sonrasında kendiliğinden iyileşti. Ama sinir doku, en geç iyileşen dokudur. Bazı durumlarda iyileşme göstermez. Sinir doku iyileşmediği için de arka ayaklarda bu şekilde paraliz mevcut” dedi.

“Ben ilk değilim son da olmayacağım”
“Şu an bir sıkıntısı yok. Felç ama normal birçok hayvandan daha mutlu, daha keyifli. Aslında sağlıklı ama sadece engelli diyebiliriz” diyen Katırcı, “Şimdi bu durumda olan canlı, hayvan olmayabilir, insan da olabilirdi. Bu çocuk bize geldiği zaman küçücüktü, biz büyüttük burada. Şimdi şöyle düşünüyorum; herkesin çocuğu engelli olsa, bezini değiştirmeyecek mi, bakımını yapmayacak mı? Bu da bir can sonuçta. Veteriner hekim olmak değil sadece bunu yapmak. Türkiye’de ve dünyada engelli hayvana bakan binlerce insan var. Ben ilk değilim son da olmayacağım. Benim gibi duyarlı insanlar olduğu sürece, bu hayvanlar ömür boyu mutlu yaşarlar” dedi.