Hükümet Kararlı Eğitimciler Rahatsız

Hükümetin Yaklaşık 1,5 yıldır gündeminde olan dershaneler, okuma salonları ve etüt merkezlerinin kapatılması konusunda taraflar sessizliğini bozdu. Dershaneler Birliği ve Eğitim Gönüllüleri Derneği ayrı ayrı yaptıkları açıklamada hükümeti uyardı.

Yayınlanma:
Hükümet Kararlı Eğitimciler Rahatsız

Dershaneler Birliği, hükümetin demokratikleşme paketine göndermede bulunarak, yeni demokratikleşme paketinde açıkladığının aksine bir tutum sergilendiğini ileri sürdü. Dershaneler birliği uygulamayla fırsat eşitsizliğinin artacağını iddia etti.

Isparta Eğitim Gönüllüleri Derneği ise yaptığı açıklamada dershanelerin kapatılmasına en çok terör örgütü PKK’nın sevineceğini iddia etti. Açıklamada “Bu teşebbüs, milli eğitimin onca büyük problemlerine yenisini eklemekten başa işe yaramayacak” denildi.

Yaklaşık 1,5 yıldır AK Parti hükümetinin gündeminde olan dershaneler, okuma salonları ve etüt merkezlerinin kapatılması konusunda taraflar sessizliğini bozdu. Bazı çevrelerin siyasi, bazı çevrelerin ise ihtiyaç dediği uygulama özellikle ‘Hizmet’ olarak anılan ve dershanelerdeki etkinliği ile dikkat çeken Fethullah Gülen Cemaatini rahatsız etti.

DARBE DÖNEMİNDE BİLE UYGULANMADI
Milli Eğitim Bakanlığı'na karşı savaş ilan eden Zaman gazetesi, hükümetin uygulamalarını 12 Eylül darbe dönemiyle kıyaslamıştı.
"Böyle bir yasa darbe döneminde bile uygulanmadı" manşetiyle okurların karşısına çıkan gazete, dershaneleri okula çevirmeyi planlayan hükümeti sert bir dille eleştirmiş, eleştirilere yazılı bir açıklamayla cevap veren Milli Eğitim Bakanlığı ise gazeteyi kışkırtıcı haberler yapmakla suçlamıştı.

DEMOKRATİKLEŞME PAKETİNİ HATIRLATTILAR
İşte o dershane tartışması Isparta’da da gündeme oturdu. Dün Önce Isparta Eğitim Gönüllüleri Derneği, ardından da Dershaneler Birliği yaptıkları açıklamalarla hükümeti uyardı.
Dershaneler Birliği’nin açıklamasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı demokratikleşme paketine atıfta bulunularak hükümetin açıklanan paketin aksine tutum aldığı ileri sürüldü.

SEKTÖR TEMSİLCİLERİNE KAPILARINIZI KAPATMAYIN
Açıklamada “Son bir buçuk yıldır, Sayın Başbakan Erdoğan’ın 25 Mart 2012’de "Üniversite giriş sınavlarını da, üniversite hazırlık kurslarını da ortadan kaldırıyoruz." açıklamalarıyla başlayan ve dershanelerin kapatılması, sistem dışına çıkarılması gibi farklı algılamalar yaratan, hiç gündemden düşmeyen, zaman zaman özel dershane girişimcilerini rencide edecek haksızlıklar içeren dershane tartışmaları, medyada yer alan son haberlerle yeni bir boyut kazanmıştır.

Bu güne değin bu tartışmalar, temsil ettiğimiz özel öğretim kurumları girişimcilerinde maddi manevi önemli kayıplar yaratmıştır. İşleri, talep eden veli ve öğrencilerimize eğitim hizmeti sunmak olan kurumlarımızı bu kadar zan altında bırakmak, itibarsızlaştırmak büyük haksızlıktır.

Bu tartışmaların artık son bulması için; şimdiye kadar yaptığımız açıklamalarımızda “Başından beri yasal statüleriyle milli eğitim sistemimiz içinde yer alan dershanelerin kurucuları olarak biz de ülkemizin yararını, menfaatlerini, eğitimimize faydalı olanı her şeyin önünde tuttuğumuzu; özel dershaneler konusunun sektörle, eğitim yöneticileriyle tartışılmasını; bundan ülkemizin ve herkesin yararına uygun yeni seçenekler çıkabileceğini; bu konuda başta Sayın Başbakanımız olmak üzere konuya taraf yöneticilerimizin kapılarını kapamayacaklarına inancımızı” belirttik” denildi.

HUKUKSAL UYUŞMAZLIKLAR GÜNDEME GELECEK
Açıklamada “Bakanlığımızın, söz konusu haberin içeriğinin doğruluğunu teyit anlamına gelen sadece bazı ifadelerin yanlışlığına yönelik dünkü açıklaması, şimdiye kadar var olan kararsızlık ve ne yapılacağını konunun taraflarıyla, kamuoyuyla paylaşmama anlayışının devamından başka bir anlam taşımamaktadır. Özel dershane ve diğer özel öğretim kurucularını temsil eden dernekler olarak tartışmaların başından beri yasalar karşısında haklarımızı biliyoruz. Bu tartışmalar sürecinde hep sükûnet içinde olduk, hukuka bağlı devletimize güven duygusuyla hareket ettik. Böyle davranmayı da sürdürmek istiyoruz. Hükümetin, yeni demokratikleşme paketinde açıkladığının aksine bir tutumla sektör temsilcileriyle hiç görüşmeden hatta yok sayarak mevcut özel okulların sürdürülebilir olmadığı ortadayken; okula dönüşümü tek alternatif gibi sunması, dönüşemeyenleri kapatması, sistem dışına çıkarması olasılığı, beraberinde bunlara yönelik tasarrufun niteliğine ve içeriğine bağlı olarak bir dizi hukuksal uyuşmazlıkları da beraberinde getirecektir” ifadeleri yer aldı.

FIRSAT EŞİTSİZLİĞİ OLUR
Fırsat eşitliğine de vurgu yapılan açıklamada “Fırsat eşitliği sağlamak adına fırsat eşitsizliğini artıracak ve daha çok kargaşa yaratacak bir düzenlemenin muhatabı olmamak; ulusal ve evrensel hukuk içinde haklarımızı savunmak durumunda kalmayacağımıza inanmak istiyoruz” denildi. Açıklamada ÖZ-DE-BİR, GÜVENDER, TÖDER gibi özel eğitim veren kurumların çatı örgütlerinin imzası yer aldı.

PROBLEMLERE YENİSİ EKLENECEK
Bir diğer açıklama ise Isparta Eğitim Gönüllüleri Derneği’nden geldi. Eğitim Gönüllüleri Derneği Başkanı İbrahim Özgüleç, “Bu teşebbüs, milli eğitimin onca büyük problemlerine yenisini eklemekten başka bir işe yaramayacaktır” dedi.

EN ÇOK DAR GELİRLİ AİLELER ETKİLENECEK
Özgüleç açıklamasında “Dershanelerin yerine Özel Okul, Halk Eğitim Kursları, Açık Öğretim Liseleri çözüm olarak gösteriliyor. Zaten bu korumlar vardı. Halk bunlara rağmen dershanelere teveccüh etti, dershaneleri tercih etti. Halkın taleplerine saygı göstermek gerekiyor. Bu demokrasinin bir gereğidir. Halkın talepleri görmezden gelinmemeli, halkın demokratik talepleri engellenmemelidir. Dershanelerin yanı sıra Okuma Salonları ve Etüt Merkezlerinin kapatılacağı da ifade edildi. Kısıtlı imkana sahip aileler, ders takviyesi için çocuklarını nereye götürecekler? İki sene öncesinde derneğimizin düzenlediği SBS ve YGS – LYS kurslarına 900 öğrenci katılmıştır. Bu kursların kapatılmasından en çok dar gelirli aileler etkilenecek. Bu aileler ve öğrencilerin ihtiyaçları görmezden gelinmemeli. İmkanı olan, maddi durumu iyi olan aileler çocuklarına özel ders aldırabilirler. Bu durum kurslardan mahrum edilenler açısından anayasanın eşitlik ilkesine aykırı düşmüyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nda dershanelerin kapatılması çalışmasına yapan heyet, SBS kurslarını kaldırmak amacıyla 6 sınav koydu. Halk dershanelere daha çok yöneldi. Daha çok yardımcı kaynak ve test kitapları almaya başladı. Üstelik Türkiye’nin her tarafında aynı titizlikle aynı sınav yapabilecek mi? Toplumun geniş kesimlerini ilgilendiren böyle kararlar, alınmadan keşke halka, eğitimcilere danışılsa, toplum konuyu tartışsa halkın ihtiyaç ve taleplerine cevap verilse daha iyi olurdu” ifadelerini kullandı.

EN ÇOK PKK SEVİNECEK
Hükümetin bu uygulamasının en çok terör örgütü PKK’yı sevindireceğini iddia eden Özgüleç, “Dershanelerin kapatılmasına maalesef en çok terör örgütü PKK sevinecek. Çünkü Doğu ve Güney Doğu’da öğrenciler, dershane ve özellikle ücretsiz eğitim verilen okuma salonlarına gidiyor. Halk çok memnun. PKK memnun değil. Çünkü bu kurumların faaliyetleri yüzünden dağa çıkarılacak adam bulamıyorlar. Bu yüzden de bu kurs yerine molotoflu, silahlı, saldırılar düzenliyor. Çünkü terör cehaletten, karanlıktan anarşiden, vehşetten, şiddetten beslenir. Üstelik bu kurslara, çocuklarını gönderen aileler niye kırgınlığa, mağduriyete itilsin. Öyleyse Milli Eğitim açısından tarihi yanlışlığa meydan verilmemeli. Bu yanlış karardan vazgeçilmeli” dedi.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum