Rektör’den “Geleceğin Liderleri”ne Ders

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan İbicioğlu, Türkiye Öğrenci Konseyi tarafından geliştirilen ve Süleyman Demirel Üniversitesi Liderlik Araştırma ve Uygulama Merkezince yürütülen "Yarının Liderleri" projesi kapsamındaki derste öğrencileriyle buluştu.

Yayınlanma:
Güncelleme: 06 Aralık 2012 09:42
Rektör’den  “Geleceğin Liderleri”ne Ders

21. Yüzyıl dünyasının ve Türkiye'sinin yönetimine talip olacak genç bireylerin liderlik özelliklerinin gelişmesini sağlamak ve onlara entelektüel bir kişilik kazandırmak amacıyla hazırlanan projenin GSF Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde gerçekleşen dersine, fakülte dekanları, rektör danışmanları, akademisyenler, yüksek lisans ve doktora öğrencileri ile projede yer alan 30 öğrenci katıldı.

Öğrencileri liderlik ve yönetim konularında bilgilendiren Rektör İbicioğlu, eski Yunan Mitolojisi, Birinci Aydınlanma ve İkinci Aydınlanma döneminde hakim olan yönetim anlayışlarını ele aldığı konuşmasında normatif, genel geçer ve insanı tek tipleştiren yönetim anlayışını eleştirerek farklılıkların muhafaza edilmesi ve herkese uygun bir yaşam alanı oluşturulması gerektiğini vurguladı.

İnsanların, çoğu zaman meselelerin tek boyutuna baktığını ve çoklu paradigmalara başvurmadığını, kavram kargaşası nedeniyle çözüme ulaşamadığını belirten İbicioğlu, edinilen tüm bilgilerin hangi teknikle ne zaman uygulanması gerektiğinin bilinmesinin önemine değindi. Birçok yönetim yaklaşımları olduğunu da sözlerine ekleyen İbicioğlu, şunları kaydetti: “Yönetim disiplini hem bilimdir hem de sanattır. Bilimdir çünkü, önceki yıllara yönelik yönetsel bilgileri edinmeniz, size bir takım yönetsel sorunları aşmada kolaylık sağlar. Aynı zamanda sanattır; herkes, yönetim bilgisini edinebilir ama herkes aynı derecede başarılı olamayabilir.”

İnsanların vahiy kaynaklı ya da akıl yürütmeyle beslenerek hayatlarını devam ettirdiğini belirten İbicioğlu, hangi durumda olunursa olunsun esas olanın insanın aklını kullanması olduğunu vurguladı ve öğrencilere “İnsan, düşünen ve akıl sahibi olan bir varlıktır. Akıl, insana erdem kazandırır; erdemin ortaya çıkması da sosyal yaşamda herkesin hayatını kolaylaştırır. Aklınızı kullanmazsanız bağnazlaşırsınız.” diyerek seslendi.
Gözlemden uzak sadece akıl yürütme yöntemiyle ideal dünya tasavvuru oluşturmayı amaçlayan mekanize dünya görüşünü şekillendiren “Birinci Aydınlanma Çağı”nın mutlak doğruyu kabul ettiğini söyleyen İbicioğlu, “Bu dönemde, ışığın, parçacık ya da dalga serilerinden oluşması gerektiği düşünülürdü. Hem dalga hem de parçacık olma özelliği bulunan ışık tanımlaması olanaksızdı.” dedi. Bu dönemin tesirinin oldukça etkili olduğunu belirten İbicioğlu, bu dönemde bazı yerlerin başka toplumları göz ardı eden, kendi sistemlerini ideal gösteren, kendi anlayışlarını küreselleşmenin de etkisiyle tüm dünyaya yayan tamamen robotize olmuş bir yaklaşımın benimsendiğini söyledi.

Bir sosyal sistemin başarısının o sistemin kendisinin ötesinde, uygulandığı toplumla uyumlu olmasıyla alakalı olduğunu ve ne kadar ideal olursa olsun sosyal yapıya uymuyorsa sorunun çözülemeyeceğini belirten İbicioğlu, en iyi oyunların doğru sistem ve kaliteli oyuncularla oynanacağını söyledi. İkinci Aydınlanma Dönemiyle gözlem ve deney kavramlarının önem kazandığını belirten İbicioğlu, bu dönemle birlikte mutlakiyetçiliğin ortadan kalktığını ve bir ideoloji olmaktan uzak, insanların bir arada yaşamalarını sağlayan bir anlayışın ortaya çıktığını söyledi. Her olayın kendi bulunduğu ortama göre değerlendirilmesi gerektiğini de sözlerine ekleyen İbicioğlu, “Batı, İkinci Aydınlanma Dönemini bir dönüm noktası kabul eder; oysa ki bu dönemin sahip olduğu anlayışı Osmanlı Devleti daha önceden benimsemişti. Sizler kararlarınızı hiçbir şeyi kategorize etmeden alın, mutlak yaklaşımlardan kaçının. Farklılıkları yüzünden kimseyi eleştirmeyin, farklılıklar olmalı ki tekamül olsun. Her meseleyi kendi olguları içerisinde değerlendirmeliyiz. Bu topraklarda yetişen herkese sahip çıkmalıyız. Bizler bu farklılıklarla güçlüyüz. Bilimsel devinim devam ediyor. Hiçbir ülkenin hukuk anlayışını, yönetsel uygulamalarını model almak zorunda değiliz. Dünyadaki paradigmaları takip ederek kendi alanımızla ilgili yenilikler üretmeliyiz. Donanımlarınızı artırın, öykünmecilikten uzak durun, bilimsel çalışmalarınızda farklılıkları ön plana çıkarın, kendinizi uluslararası platformlara hazırlayın ve her alanda özgün çalışmalar gerçekleştirin.” dedi.
Rektör İbicioğlu dersin sonunda katılımcıların sorularına cevap verdi.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum