Sesimiz Çığlığa Dönüşecek!

Isparta Alperen Ocakları Başkanı Hidayet Şahin, yaptığı basın açıklamasında şunları söyledi;

“Bugün buraya toplanmamızın amacı Muhsin Yazıcıoğlu’na gönül vermiş Isparta halkı ve ilayı kelimatullah davasının yiğit Alperenleri, 25 Mart 2009’da hain bir suikasta kurban verdiğimiz şehit liderimizin davasının dosyasına verilen takipsizlik kararını protesto etmek ve bu haksızlığı kamuoyuna duyurmak için toplanmış bulunuyoruz.

Hepinizin malumu 5 yıla yakın bir süredir takip edilen dosya da delil karartma, üstünü örtme ve gayri ciddi yürütülen bir dava süreci görmekteyiz. Devlet yetkilileri bile müdahil olmaktan aciz kaldığı ama seçim zamanında gönüllerde bıraktığı akislerden faydalanmak adına kardeşim diye hitap edenlerin ne sözlerine ne de namus borçlarını ödemedeki gayretlerine güvenimiz kalmamış ve artık sabrımız tükenmiştir.


Muhsin Yazıcıoğlu ismi, hüviyetiyle birlikte Anadolu’dur. Çileli babaların nasırlı ellerine, dertli anaların gözyaşlarına onun kadar tanık olan bir isim olmamıştır. Kosova’da, Bosna’da, Çeçenistan’da, Filistin’de, Suriye’de, Kazakistan’da, Pakistan’da ve daha birçok yerde Muhsin Yazıcıoğlu’nun izine rastlamak mümkündür. Dolayısıyla Muhsin Yazıcıoğlu sevdası Anadolu’nun köşe bucak her yerinde ve Anadolu’yu aşan bir sevda iklimi mevcuttur. Muhsin Yazıcıoğlu suikastı Anadolu’nun şah damarına neşter atma operasyonudur. Bu operasyon bir Muhsin Yazıcıoğlu’nun hayatını almışsa da binlerce Muhsin yeniden doğmuştur ve bu bereket her zaman Alperen Ocaklarında neşvünema bulacaktır.

Sayın Cumhurbaşkanı’nın keçiler sökmedi ya şeklindeki ifade ettiği helikoptere ait GPRS cihazını söken TSK mensupları hakkında nitelikli hırsızlıktan dolayı dava açılmasına karar verilmiştir. Mevcut olan kamera görüntülerinde GPRS cihazını alenen söktüğü belli olan bu şahısların, helikoptere ait uçuş bilgileri içeren kara kutusunu da sökmüş olmaları, söküp değiştirilmiş olması da muhtemeldir. Delilleri karartmak ve yok etmek maksatlı işlenen bu suçu nitelikli hırsızlık suçu kapsamında değerlendirmek hukuk bilgisinin yetersizliği ile izahlandırılabilecek bir durum değildir.

Tarafımızca Savcılık tarafından bazı suçlar bakımdan verilen takipsizlik kararı, soruşturması devam eden suçlar bakımından da verilecek takipsizlik kararlarının habercisi olarak algılanmaktadır. Verilen bu hukuksuz kararla birlikte Alperen Ocakları adına davaya müdahale dilekçesi verilecektir.



Her bir Alperen’in kendi öz babasının davasını takip edercesine şehit liderimizin davasının takipçisi olacağından kimse tereddüt etmesin. GPRS cihazını söken şahıslar hakkında hırsızlık suçundan dava açanların belki de uluslar arası çapta olduğunu düşündüğümüz adi bir suikastın aydınlatılması ve bütün faillerinin ortaya çıklarılması ve cezalandırılması konusunda güdük kalacakları aşikardır. Alperenler İlahi adaletin eninde sonunda tecelli edeceğine iman etmişlerdir. Fakat Alperenlerin yüreğine bir nebze de olsa su serpecek beşerin inşa ettiği mahkemelerde tesis edilecek adaletin de her ne pahasına olursa olsun tecelli etmesi için gövdelerimizin üstündeki kellelerimiz adalet terazisinin üstüne koyduk muhataplarının haberi olsun.

Yaklaşık beş buçuk senedir ha doğdu ha doğacak diye beklediğimiz çocuğun birileri tarafından bu çocuk ölüymüş diyerek kürtaj edilmesine müsaade edecek ne sabrımız nede tahammülümüz vardır. 5 sene özel yetkili savcılık tarafından türlü bahanelerle gerçekleştirilemeyen adaletin timsali bu doğum, şehit liderimizin cansız bedenine ilk ev sahipliği yapan Kahramanmaraş’ta ya gerçekleşecek, ya da mesulü olan her haneyi taziye evine döndürecektir. Soruşturma sürecine zarar verileceği gerekçesiyle kısılan sesimizin, bu saatten itibaren bir çığlığa dönüşeceğinden kimsenin şüphesi olmasın”