Teşvik Pilavı Mı, Temcit Pilavı Mı?

Şehrimizde neredeyse bir aydır teşvik dedikoduları yapılmakta.

Yayınlanma:
Güncelleme: 22 Nisan 2012 12:43
Teşvik Pilavı Mı, Temcit Pilavı Mı?

Şehrimizde neredeyse bir aydır teşvik dedikoduları yapılmakta. Böyle giderse Türkçeye temcit pilavı deyiminin yanında “teşvik pilavı” deyimini de kazandıracağız gibi.

Sanki Isparta teşvik kapsamına girse Isparta’da yatırım yapmak isteyenler sıraya girecek, bankalardaki mevduat da ertesi gün bankalardan çekilip fabrika olarak, istihdam olarak şehremize dönecekmiş gibi vaveyla koparılıyor. İşin aksini iddia edenler olabilir. Başım gözüm üstüne. Ancak Isparta kendi potansiyelinin farkında olmadığını bir kere daha gösterdi.

Bağrında barındırdığı Said Nursi değerini aklına bile getirmedi. Derdi şehre bir şeyler katmak adına kendini paralayan İl Genel Meclisi üyemiz Fevzi ÖZDEMİR’in “Bediuzzaman’ın bulunduğu topraklardasınız” tabelası fikrini bile siyasi zemine çekip devletin yumuşak karnı ve mayınlı tarla teranelerine getirdiler. Oysa dünyada yükselen değer Said Nursi. Dünyanın maddi ve manevi seyrini 80 sene önceden tahmin etmiş bir değeri, kendine katma değer yapamıyor şehrimiz. Teşvik alamadık diye başını taşlara vurmaya devam ediyor. Yoksa başına konan manevi anlamda talih kuşuna “kışşş” deyip manevi teşviki de tepecek mi?

Bediuzzaman Said Nursi Hazretlerinin Isparta için, şehrimizin her köşesi için ne kadar büyük bir değer olduğunu, ne kadar büyük bir fırsat olduğunu bilmeyenimiz yoktur. Said Nursi Hazretleri uzun yıllar kaldığı şehrimizde manevi değerler adına birçok şeyin yasak olduğu dönemlerde etrafına toplanan insanların eline, ateistliğin imanları kasıp kavurduğu dönemlerde etrafındakilerin eline kalem vererek onların şaki/isyankar olmalarını önlemiş, onlara risaleler kanalı ile verdiği ve yazdırdığı derslerle de dini bir daire içerisinde kalmalarını sağlamış büyük bir kanaat önderimiz ve din adamımızdır.

Isparta’ya gelen Nur talebeleri ve Said Nursi sevenleri bu şehre geldiklerinde Barla’da, Kuleönü’nde, Sav’da yemek yiyecek bir lokanta, alışveriş edecek otantik bir mekan bulamıyorlar. Oysa bir yere gelen turist para harcama içgüdüsüyle gelir. Gittiği beldenin yöresel yemeklerini tatmak ister, otantik hediyelerini almak ister. Gittiği yerin hafızasında yer etmesi için yöreyi hatırlatacak orijinal film, kartpostal, kitapçık, kaset, objeleri almak ister. Temiz bir ortamda kalmak ister. Artık ülkemizdeki insanlarının hayat standardı yükseldi. Milli gelirimiz 10.000 dolarlarda geziyor. Gelen insanlarımızın hemen hepsinin hali vakti yerinde. Yani şehirde harcama yapmaya/yapabilmeye hazırlar. Biz hala oturduğumuz yerden, yer sofrasında teşvik pilavı yemeye devam ediyoruz.

Hatırlarsanız içinde bulunduğumuz 16-22 Nisan Turizm Haftasi. Bu şehirde Turizm Haftası kutlanırken, şehrimize en büyük katma değeri sağlayacak olan Bediuzzaman potansiyeli varken maalesef Üstad adına, hizmetleri adına hiçbir resmi kutlama programı yok. Ne Valiliğimiz, ne Belediyemiz, ne Kültür Müdürlüğümüz, ne Ticaret ve Sanayi Odamız, hatta Üstadımızın muhipleri yılın 365 günü Üstad adına gelen-gidenlerle dolu şehrimizde Turizm haftasında Said Nursi’yi hatırlamıyorlar. Benimkisi sadece bir öneri.

İsmail TANIŞMAN

AK PARTİ

Belediye Meclis Üyesi

HABERE YORUM KAT
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.