'Uçmaması Gereken Uçak, Düşmemesi Gereken Yerde Düştü'

Raporda, “Bu kadar arıza ve eksikliğe rağmen uçağın uçmasına izin verilmesi, kazanın başlıca sebebidir. Uçmaması gereken bir uçak, düşmemesi gereken bir yerde düşmüştür" denildi.

DHA'dan Mehmet Erçakır'ın haberine göre, 30 Kasım 2007 günü Atlasjet'in İstanbul- Isparta seferini yapan World Focus Havayolları'ndan kiraladığı yolcu uçağı, Süleyman Demirel Havalimanı'na inişe geçtiği sırada Keçiborlu Türbetepe Mevkii'nde düştü. Kazada 7'si mürettebat 57 kişi yaşamını yitirdi.

Kazayla ilgili Atlasjet'e karşı açılan dava ile kamu davasının birleştirilmesiyle birlikte bugün 18'nci duruşma, Isparta Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya tutuksuz sanıklardan hiçbiri katılmadı.

Mahkeme heyetinin, daha önce Eskişehir Anadolu Üniversitesi'nde görevli öğretim üyeleri tarafından 9 ayda hazırlanan ve pilotların asli kusurlu olduğunun belirtildiği bilirkişi raporuna yapılan itirazlar üzerine tayin ettiği yeni bilirkişi heyeti, raporunu tamamladı. Türk Hava Kurumu Üniversitesi'nin pilotaj bölümünde görev yapan Ayhan Akbıyık ve Mustafa Kaya, aynı üniversitede öğretim görevlisi Hasan İnce, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde öğretim üyesi Prof.Dr. Hasan İşgüzar ve Türk Hava Yolları Uçuş İşletme Başkanlığı'nda görev yapan kaptan pilot Kutsal Önder tarafından yaklaşık 8 ayda hazırlanan raporda, uçağın bu kadar arıza ve eksikle uçmasına izin verilmesinin kazanın başlıca nedeni olduğu belirtildi.

Bilirkişi raporunda değerlendirmenin, Atlas Jet, World Focus Havayolları, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü ve pilotlar açısından ayrı ayrı yapıldığı görüldü.

Atlas Jet yönünden yapılan değerlendirmenin sonuç bölümünde, “Kısa süreli kiralama olarak bilinen subcharter sözleşmelerinde operasyonun sorumluluğu, kontrolü ve güvenliği kiraya verendedir. Düşen uçaktaki bakım ve onarımdaki eksiklik ve arızalardan ve ayrıca iddia edildiği gibi merhum pilotların eğitiminde bir eksiklik söz konusu ise bundan subcharter'in kiraya vereni, yani olayımızda World Focus Havayolları sorumludur" denildi.

World Focus Havayolları yönünden yapılan değerlendirmede ise “Sivil havacılık mevzuatında yer alan uçuş güvenliği ile mal ve can emniyetini koruyucu kurallara uyulmuş olsaydı 57 değerli insanımızın hayatını kaybetmesine sebebiyet veren bu acı ve müessif kaza meydana gelmezdi" notu düşüldü.

Cihaz çalışıyor olsaydı uçak düşmezdi
Kazayı pilotlar yönünden değerlendiren bilirkişi raporda, kaza yapan uçakta CVR (kokpit ses kayıt cihazı), FDR (uçuş verileri kayıt cihazı), EGWPS (geliştirilmiş yere yakınlık uyarı cihazının) gayri faal durumda, ayrıca flapların da arıza nedeniyle çalışmaz durumda olduğunu belirtti. Raporda “Bu cihazlar ve özellikle EGWPS çalışıyor durumda olsa idi kazanın önlenmesi kesinlikle mümkün olabilecekti. Kaldı ki bu kadar bakım noksanı ve arızası bulunan uçağın başka aletlerinin de çalışıp çalışmadığı bilinmemektedir. Merhum pilotlar sadece ve sadece bakım noksanı ve arızalı olduğunu bildiği bir uçakla uçmaya zorlandıkları için olayın ve zararlı sonucun gerçekleşmesinde tali kusurludur" denildi.

Raporun genel değerlendirme bölümünde ise bilim ve teknolojideki hızlı değişim nedeniyle günümüzde bir uçağı düşürmenin, onu uçurmaktan daha zor olduğu vurgulandı.

Bilirkişi heyeti, uçakla ilgili belirtilen tüm eksik ve hatalardan sonra sanıklarla ilgili kusurları da şöyle sıraladı:

"Asli kusurlular: World Focus Havayolları Genel Müdürü Aydın Kızıldan, Teknik Müdürü İsmail Taşdelen, Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru ve hissedar Yavuz Çizmeci. Tali kusurlular: Eğitim Müdürü Faruk Çağımnı, Bakım Müdürü Fikri Zafer Dinçer, olay günü Sivil Havacılık Genel Müdür Yardımcısı olan Oktay Erdağı. Kusursuzlar: World Focus Havayolları'ndan Şahin Tufan, Uçak Mühendisi Yavuz Yaşar, Teknisyen Sinan Sevinç, Necati Küçük, Fevzi Yavuz, Hilmi Tülemen, Reşat Atalay, World Focus Havayolları Yönetim Kurulu Başkanı Zeynel Gündoğ, Atlas Jet Yöneticisi Murat Ali Ersoy, Genel Müdürü Tuncay Doğaner ve Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Şerif Erbilgin."

Müşteki avukatlarından Şehnaz Doğan Yüzer, bilirkişi raporunun bir önceki rapora göre daha ayrıntılı ve gerçekçi olduğuna dikkat çekti. Avukat Yüzer, “Bu raporda flap arızası kesin olarak belirtilmekte. Yere yaklaşım cihazının çalışmadığı kesin olarak belirtilmekte. 'Bu cihaz çalışsaydı uçak düşmezdi' deniliyor. Yani bu rapor, bu kazanın bağıra bağıra geldiğini teyit ediyor" diye konuştu.

Mahkeme heyeti, avukatların bilirkişi raporunu inceleme talebi üzerine duruşmayı, 29 Nisan tarihine erteledi.

Uçak kazası davasında Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru, kaza tarihinde genel müdür yardımcısı olan Oktay Erdağı, World Focus Havayolları Genel Müdürü Aydın Kızıltan, firma çalışanları Yavuz Yaşar, İsmail Taşdelen, Fikri Zafer Dinçer, Faruk Çağımnı, Şahin Tufan, Necati Küçük, Sinan Sevinç, Fevzi Yavuz ve Reşat Atalay ile Atlasjet Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ali Ersoy, firma yöneticileri Tuncay Doğaner, Mehmet Şerif Erbilgin, Yavuz Çizmeci, Zeynel Gündoğ ve kazanın olduğu tarihte havalimanında hava trafik kontrolörü olarak görev yapan Hilmi Tülemen sanık olarak 'taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet verme' suçundan 2- 15 yıl hapis cezası istemiyle yargılanıyor.