YALAN...

Gazetecilik hayatımda genç arkadaşlara daima şunları söylüyorum. Aman; yalan söylemeyin, yalan haber yapmayın.

Bir binanın temeli bozuksa o bina yıkılmaya mahkumdur. Aile hayatında eşler arasında yalan o evliliğin yıkımına neden olur. Yalan hem saldırının, hem savunmanın silahıdır. En çok iftirada kullanılır. Maalesef dünyada bir araştırma ve anket yapılsa yalanı en çok kullanan toplumlar arasında yer alırız.

Toplumumuzun her kesiminde kendini gösteriyor. Bir profesyonel futbolcunun en büyük silahı hakemleri ikna edinceye kadar sanki yerde can çekişiyormuş gibi hareketler yaparlar. Amma beklediği dükük sesini duyunca lastik gibi fırlayarak ayağa kalkıyor. Batıda insanlar en bağışlanmaz suçun, en büyük itibar yıkımının yalandan geleceğini bilerek, duyarak yaşarlar.

Bizde toplum olarak ahlakın ilk şartı olarak benimsememiz lazımdır.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk hedefimiz muhasır medeniyet demiştir. Bu da yalansız toplumdan geçer.

YALAN KÖKÜ KURUMUŞ AĞAÇ GİBİDİR SONUNDA YIKILIR.