Yatacak Yeriniz Yok

Candan Fırtına Yazdı: Ahlaklı olmayı önce siz öğrenin. Benim etek boyum, sizin ahlak ölçünüzden daha uzun.

Yayınlanma:
Güncelleme: 10 Temmuz 2017 10:35
Yatacak Yeriniz Yok

Son zamanlarda; ‘Beterin beteri de var, buna da şükür’ denir hale gelmiş. Sizi bilmem ama bu benim en nefret ettiğim cümledir! Hangi ara bu denli çaresiz oldunuz? Her yeni bir günde, okuduğum her haberde, aklım şaşıyor. Sözcükler anlamını yitirir halde. İnsanlığımıza ahkam kesen, namus bekçilerine selamlar olsun. Umuyorum ki ölmeden, ayakta çürürsünüz!

Mezhebi, dini, dili, bayrağı, rengi ne olursa olsun o da bizden. Her şeyden önce, o nefes alan bir canlı! Nasıl bir ülke olduk ki; Suriyeli olduğu için , hamile kadına tecavüz ediyorsunuz! Yetmiyor, yanında bulunan her şeyini imha ediyorsunuz. Sonra ne var ne yok öldürüyorsunuz. İnsanlık ateşe mahkum, her şeyin sonu birazcık kül!

Yatacak yeriniz yok diyor ahlak bekçisi, valla yok! Amca, önce şu göz ayarını düzelt. Suratım az yukarıda! Kızınız yaşında olan çocuklara böyle bakamazsınız! Ahlaklı olmayı önce siz öğrenin. Benim etek boyum, sizin ahlak ölçünüzden daha uzun. Şerefine insanım diyorsunuz ya, İnadına şerefsizce yaşıyorsunuz.

Vitrin düzmüyoruz burada. Anladık vitrinlerde olmayı seviyorsunuz! Ama kimse aptal değil, vitrin arkasınıda biliyoruz. Üzülme, aptallık da bir sanattır. Ama şunu anlamalısın ki, olayın o caddede olmadığını biliyoruz. Sadece inanıyor gibi yapıyoruz! Hep de mışlı-muşlu-ruzlu yaşıyoruz…
Bir katil bir katile saygı duyar mı diye sormuştun ya! Hayır tabi ki, nasıl duysun? Bu onun için stabil bir hayat şekli. Öfkesinin yüz bulduğu bir kimlik. İşte tam da burada susmalı ve harekete geçmeli. ‘Az konuş, çok iş yap! Unutma yaptığın işlerle var olursun. Konuştuklarınla değil’ diyordu o zatı muhterem. Ne de doğru söylemiş.

Bir meyve ağacı düşünün, önünde nefes alabilen bir grup düşünün! Yapılacak şey belli, meyveleri toplamak. Ancak herkesin sadece konuştuğu, Kimsenin dinlemediği sonuç olarak harekete geçemediği bir hayat düşünelim… Yazık ki günlerden birgün tek bir kişi dinlenebilecek duruma geliyor ve meyve dolu ağaç taşlanıyor.

Nefes alan canlıların kaderinde küle dönmek var. Dünya toprağına ait olan tek şey dişlerimiz ve kemiklerimiz. Bu yüzden size bir tavsiyem olacak; Organlarınıza bu kadar kulak vermeyin! Sonsuz bir boşluk da süzülmeceli bir oyun bu. Kim daha özgür salınırsa o daha uzağa süzülüyor. Bu bir ses tiyatrosudur. Unutmamalısın ki sessizliğin bir kimliği yoktur. Sesin duyuluyorken, konuşmayı dene. Çok az ses ver, yalnız değilsin!

Sessizliğin de hüzünlü bir öyküsü vardır. Belli ki hiç tepremeyen bir mum ışığı yanıyor uzaklarda. Uzağa erişmek ne mümkün. Mümkün olan tek şey, bir tepe yükseltisi… Sonra sonu olmayan uzunca bir yol. Henüz yolun sonunu bilen olmadı yaaa. Hadi hayırlar olsun.

Kaynak:Haber Kaynağı

HABERE YORUM KAT
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum