'Hedef; Herkesin Spor Müsabakalarına Katılması'

Tahsin Bilgiler Yüzme Havuzunda gerçekleştirdiğini basın toplantısı ile projelerini açıklayan Murat Gevrek, şehre gençlik merkezi kurulması için de proje hazırladıklarını müjdeledi.

 Davraz Mahallesi’nde hizmet veren Tahsin Bilginer Kapalı Yüzme Havuzu’nun Isparta için bir kazanç olduğunu belirten Gevrek, herkesin spor yapar hale gelmesini istediklerini söyledi.

Gevrek, düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi; “Hepimizin hedefi, amacı aynı. Bundan sonraki süreçte spor müsabakalarına halkın katılımını sağlamamız gerekiyor. Isparta genç nüfus olarak çok yoğun bir il. Gençlik için çok büyük faaliyetler yapılabileceği kanaatindeyim. Tesis anlamında da aslında çok fakir değiliz, birçok ile göre iyiyiz. Yüzme havuzu Antalya, Burdur, Afyon gibi birçok ilde yok. Bu bir kazanç tabiî ki. Ama dönüp baktığımız zaman Isparta’da lisanslı sporcu sayımız yeterinde yok. İl düzeyinde müsabakalarımız yeterli değil.

Böyle bir havuzumuz var. Temel eğitim olarak tüm sporcularımıza spor eğitimi verebiliriz. Temel yüzme eğitimini kazandırabiliriz. Çocuklarımız illa ki milli sporcu olsun olmasın, başarılı olsun diye bir düşüncemiz yok. Biz istiyoruz ki Isparta’daki bütün çocuklarımız 4 yaşından itibaren hepsi yüzme sporunu öğrensin. Zaten bunların içerisinden biz illa milli olsun, lisans olsun diye bir mücadelemiz yok. Bu çocuklarımız zaten belirli bir dönem yüzmeyi öğrendikten sonra bunu biz tabanda yayarsak, yılda bin 500 çocuğa yüzmeyi öğretebilirsek doğal olarak çocuklar lisanslı sporcu olacak zaten. Biz 100 çocukla seçme yaparsak 10 çocuk elit sporcu olabilir. Ama biz 5 bin kişi arasından sporcu seçersek atletizmde yer bulan tüm branşlarda ne olur? Biz zaten Türkiye’de milli sporcu olimpiyatlara, dünya şampiyonasına, Avrupa şampiyonasına çok rahat iyi sporcular çıkarabiliriz.

Sadece Isparta’ya has değil, diğer illerde de aynı sıkıntılar var. Diğer illerde de sporcu seçmelerinde 500 kişi arasından çocuklarımızı seçiyoruz ve anca 80 milyon nüfusa sahip bir ülke ama baktığınız zaman 2 milyonluk ülkelerle aynı derecede madalya sahibi çocuklar alıyoruz. Halbuki biz eğer herkes kendi ilinde, kendi beldesinde, eğer ki sadece biz seçmelerde sadece 100 çocuk arasından değil de 500 çocuk arasından bu seçmeleri yaparsak otomatikman bizim başarılı sporcu sayımız doğal olarak artacaktır. Hedefimiz bu olmalı. Bu madalyonun bir tarafı.

Diğer tarafı da, baktığınız zaman tüm çocuklarımızı biz spora kanalize edebilmeliyiz. Herkesin spor yapar hale gelmesini istiyoruz. Bu çocuklardan da biz madalyalı, lisanslı olsun gibi bir derdi yok. Biz, çocuklarımızın spor yapmasını istiyoruz. Çünkü sağlıklı yaşam için spor şart. Biz, spor kültürünün oluşmasını istiyoruz. Spor kültürünü oluşturabilirsek, gençlerimizi okul – dershane – ev üçgeninden çıkarabiliriz. Belki çocuk sportif faaliyetlerden çok hoşlanmıyor olabilir. O zaman sanatsal faaliyetlere eğilebilir. Çocuklarımızın yalnızlaşmamasını istiyoruz. Bilinçli, aklı başında ve şuurlu bir gençlik istiyoruz. Sanatla, sporla ilgilenen, kaliteli, verimli ve bilinçli bir gençlik istiyoruz”