Isparta Atatürkçü Düşünce Derneği'nden Suç Duyurusu

Atatürkçü Düşünce Derneği Isparta Şube Başkanı Mahmut Özyürek tarafından Diyarbakır'da düzenlenen “Kürt Ulusal Dil Konferansı” 'nda Anayasa'nın ihlal edildiği iddia edildi ve suç duyurusunda bulunuldu.

Yayınlanma:
Güncelleme: 06 Mart 2012 12:25
Isparta Atatürkçü Düşünce Derneği'nden Suç Duyurusu

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) tarafından yapılan suç duyurusunda şöyle denildi..

BASIN AÇIKLAMASI

(Bu Bir Suç Duyurusudur)

Diyarbakır’da, DTK, Kürt Enstitüsü ve Kürdi-Der’in çalışması ile ilk kez düzenlenen ve Suriye, İran, Irak, Avrupa, Kafkasya ve Kanada da yaşayan yaklaşık 200 Kürt dil bilimci ve dil uzmanının katıldığı, “Kürt Ulusal Dil Konferansı” yapıldı.

TBMM de Milletvekili olan DTK Eşbaşkanı Ahmet Türk, BDP Van Milletvekili Özdal Öçer, BDP Bitlis Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu ile AKP den kimi Milletvekillerinin de katıldığı toplantıda Saygı duruşu “Gerillalar” adına yapıldı. İstiklal Marşı yerine ise, içeriğinde ulaşılmak istenen hedefin Kürdistan olduğu belirtilen “Ey Ragip (Rakip) Marşı” Milletvekillerinin de yüksek sesle katılımıyla okundu. Türk bayrağının yer almadığı toplantıda Kuzey Irak’taki bölgesel Kürt yönetiminin resmi bayrağı açıldı.

Toplantının Açış Konuşmasını yapan DTK Eşbaşkanı Ahmet Türk, ”Kürt dili ile eğitim yapmak, Kürt dilinin eğitim ve siyaset dili olmasını ve resmi olmasını istiyoruz.”, "4 parça Kürdistan'da çalışmalar yapılmaktadır.(Türkiye - Irak - İran - Suriye)”, “Zulüm ve tanımamazlık artık Kürtlerin tarihinde yer almayacaktır. Dünya bilsin ki artık Kürtler köle olarak kimliksiz yaşamayı kabul etmemektedir. Gün özgürlük ve birlikte olma günüdür" dedi

Toplantının sonuç bildirisinde ise “Kürtlerinde ulusal bir program ve dil siyaseti olmalıdır.”, “ulusal bir bilincin oluşması için tek bir alfabeye ihtiyaç vardır.” , “Konferansımız, Güneybatı Kürdistan'daki (Suriye) halkımızın Kürtçe ve dil alanındaki mücadelesini selamlıyor ve desteğini belirtiyor” denilerek, dili, bayrağı, Milli marşı olan ayrı bir ulus yaratıldığı dile getirildi.
1-Halen yürürlükte olan Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 3. Maddesinde, “Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçedir. Bayrağı, şekli kanununda belirtilen, beyaz ay yıldızlı al bayraktır. Millî marşı “İstiklal Marşı”dır. Başkenti Ankara’dır.”

Sözü edilen toplantıda 4 parçadan oluşan (Türkiye - Irak - İran - Suriye) Kürdistan’dan söz edildiğine göre, ülkemiz topraklarının bir kısmının bölündüğü, İstiklal Marşı yerine “Ey Ragip (Rakip) Marşı” okunduğuna göre Türkiye Cumhuriyetinin Milli Marşının kaldırıldığı, Türk Bayrağı yerine, Barzani’nin ”Kürdistan” Bayrağı’nın asıldığına göre Türk Bayrağının da yok sayıldığı, böylece Anayasamızın 3. Maddesinin açıkça ihlal edildiği ortadadır. “Tek bir Alfabe” istemi ise Anayasamızın 174. Maddesini ihlaldir.

2-Yine Anayasamızın başlangıç bölümü de anayasamıza dâhildir.“Hiçbir faaliyetin Türk milli menfaatlerinin, Türk varlığının, Devlet ve ülkesiyle bölünmezliği esasının ,Türklüğün tarihi ve manevi değerlerinin ,Atatürk milliyetçiliği,ilke ve inkılâpları ve medeniyetçiliğinin karşısında korunma göremeyeceği ve laiklik ilkesinin gereği olarak kutsal din duygularının ,Devlet işlerine ve politikaya kesinlikle karıştırılamayacağı….” Hükmü yer almaktadır. Buna göre “Kürt Ulusal Dil Konferansı”nda yukarıda belirtilen faaliyetlerin “korunma göremeyeceği” belirtilmektedir.

3- Anayasamızın 14. Maddesinde belirtilen ”Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik ve lâik Cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamaz” hükmü, bu toplantıya katılanların Anayasada yer alan “hak ve hürriyetlerden hiç birini” karanlık amaçları için kullanamayacaklarını, 

4- TÜRK CEZA KANUNU 302. Maddesi; Devletin topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin egemenliği altına koymak, Devletin birliğini bozmak, Devletin egemenliği altında bulunan topraklardan bir kısmını Devlet idaresinden ayırmak, Devletin bağımsızlığını zayıflatmak amacına yönelik elverişli bir fiil işleyen kimseye ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilir.

5- TCK Madde 300 – “(1) Türk Bayrağını yırtarak, yakarak veya sair surette ve alenen aşağılayan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu hüküm, Anayasada belirlenen beyaz ay yıldızlı al bayrak özelliklerini taşıyan ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin egemenlik alâmeti olarak kullanılan her türlü işaret hakkında uygulanır. (2) İstiklal Marşını alenen aşağılayan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”

Diyarbakır’da toplanan Kimi Milletvekillerinin de katıldığı “Kürt Ulusal Dil Konferansı”nda Anayasamızın “Başlangıç, 3. ve 14. Maddeleri” açıkça ihlal edilmiş, TCK’nin 300 ve 302. Maddelerinde belirlenen Devletin Güvenliğine Karşı Suç olan fiiller AKP hükümetinin, Diyarbakır Valisinin, Diyarbakır Cumhuriyet Savcılarının, Diyarbakır Emniyetinin gözleri önünde işlenmiş, Anayasa çiğnenmiş, TCK yok sayılmıştır.

Hayali iddialarla Türk Silahlı Kuvvetlerinin çok yetenekli komutanlarını, bilim ve sanat adamlarını zulumhanelere tıkan “ÖZEL YETKİLİ (Görevli)” Savcılarımız neredesiniz? Eğer adınızın önündeki “Cumhuriyet” sözü size hala bir şeyler çağrıştırıyorsa, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olmak sizi birazcık onurlandırıyorsa, Yargının bağımsız olduğunu, yani hükümetin emri dışında, görev yapmanız gerektiğine inanıyorsanız, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarına “vatansızlığın” zorla dayatıldığı bir dönemde “vatan savunması” yapanların yanında olurum diyecek vicdanınız varsa Diyarbakır’da Anayasa, Yasalar açıkça ihlal edilmiştir. Sizleri Cumhuriyetin Savcıları olarak göreve davet ediyoruz.

YÖNETİM KURULU ADINA :
MAHMUT ÖZYÜREK
ADD ISPARTA ŞUBE BAŞKANI

HABERE YORUM KAT
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum