Isparta'nın Şarkikaraağaç ilçesine bağlı Çarıksaraylar kasabası, 1974'teki Kıbrıs Barış Harekatı'ndan bu yana vatan için dört şehit verdi. Bu kahramanlardan üçünün adı çeşitli eğitim kurumlarına verilmişken, Şehit Kadir Dişci'nin adı maalesef hiçbir yere verilmedi. Bu duruma tepki gösteren Şehit Kadir Dişci'nin oğlu, emekli 1. Sınıf Emniyet Müdürü Mustafa Dişci, babasının adının yaşatılması için verdiği mücadeleyi ve karşılaştığı zorlukları anlattı.
ŞEHİT YAKINLARININ TALEBİ YANITSIZ KALDI
Mustafa Dişci, babasının adının Çarıksaraylar'daki bir ilköğretim okuluna verilmesi için geçtiğimiz yıl İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'ne dilekçe verdiğini belirtti. Ancak aradan bir yıl geçmesine rağmen herhangi bir geri dönüş alamadı. Bu durum üzerine İlçe Kaymakamlığı'nın oluru ile talebini bir kez daha yeniledi. Ne yazık ki bu ikinci talep de olumlu bir sonuçla karşılaşmadı.
Yaşadığı süreci anlatan Dişci, "Yazılı bir gerekçe istedik, onu da vermediler. Bu vatan için babam canını feda etti. Ben de Türkiye'nin çeşitli illerinde vatanımızın bekası için görev yaptım. Bize reva görülen bu muameleyi, isminin verilmemesi konusunu Sayın Cumhurbaşkanımıza kadar götüreceğim" dedi.
AİLE VE VATAN HİZMETİ
Şehit Kadir Dişci'nin oğlu Mustafa Dişci, hem kendisinin hem de babasının devlete ve millete hizmetle dolu bir hayat sürdüğünü vurguladı. Mustafa Dişci'nin uzun yıllar boyunca Emniyet Teşkilatı'nda görev yapması, ailenin vatan sevgisini ve hizmet anlayışını bir kez daha gözler önüne seriyor. Buna rağmen, babasının adının anılmaması konusundaki hayal kırıklığı ve üzüntüsü, yerel yetkililerin bu konuya duyarsız kaldığı algısını pekiştiriyor. Şehitlerin isimlerinin eğitim kurumlarına verilmesi, onların hatıralarını yaşatmak ve gelecek nesillere vatan sevgisini aşılamak için büyük bir önem taşır. Çarıksaraylar'da üç şehidin isminin yaşatılması, bu bilincin var olduğunu gösterse de, Şehit Kadir Dişci'ye yapılan bu muamele, kamuoyunda ve şehit aileleri arasında bir haksızlık algısı yaratmış durumda. Mustafa Dişci'nin, konuyu en üst makama taşıyacağını belirtmesi, bu meselenin yalnızca yerel bir sorun olmaktan çıktığını ve daha geniş bir platformda ele alınması gerektiğini gösteriyor. Şehit ailelerinin taleplerine gösterilen hassasiyetin, şehitlerin hatırasına sahip çıkma açısından ne kadar önemli olduğu bir kez daha ortaya çıkıyor.