Ekşi İlk Kez Konuştu

Oktay Ekşi, hükümeti ayağa kaldıran yazıyla ilgili olarak konuştu. Bakın, eski başyazar kendisini nasıl savundu?

Yayınlanma:
Güncelleme: 09 Kasım 2010 20:37
Ekşi İlk Kez Konuştu

Anasını satan zihniyet" sözleri yüzünden koltuğundan ayrılan Oktay Ekşi, istifasının perde arkasını anlattı. Ece Üner'in sorularını yanıtlayan Ekşi, hakkındaki iddialara da cevap verdi. Yazı sonrası "özür dilemeyi" düşündüğünü; ancak istifayı düşünmediğini de söyleyen Ekşi, gelen tepkiler üzerine böyle bir karar aldıklarını ifade etti. İşte Ekşi'yi istifaya zorlayan o süreç;

Hükümeti hedef alan 'Az demişiz' yazısıyla gündeme bomba gibi düşen aldığı tepkiler sonucu istifa etmek zorunda kalan eski Hürriyet Başyazarı Oktay Ekşi canlı yayında konuştu. Hidroelektrik santrallerle ilgili hükümeti eleştirdiği yazısında "Bu zihniyet analarını da satar" ifadesini kullanan Ekşi, Habertürk'te Ece Üner'in sorularını yanıtladı.

İstifa ederek doğru olanı yaptığını kaydeden Ekşi, "Mayın tarlasında yürürken yanlış yere bastım." dedi. Yazısının hukuken suç teşkil eden bir içeriği olmadığını savunan Ekşi, 'o yazıda hukuken bir sorun yok ama siyaseten istismar edilecek bir yanı vardı' diyerek kendini savundu.

"KEŞKE DAHA İYİ BİR KELİME KULLANSAYDIM"
Canlı yayında tartışmalara neden olan ifadelerin yazıya nasıl eklediğini bir kez daha anlatan Ekşi, kendisine iletilen yazıyı bir kez daha incelediğinde bazı hataları gördüğünü ve düzelttiğini söyledi. Ekşi, yazının vurucu olması için değişiklik yaptığını; ancak yazısında hukuken suç unsuru taşıyacak unsurun bulunmadığını ifade etti. Ekşi şöyle konuştu:

"Yazının sonunu, daha vurucu olması için, iki kelimeyi değiştirdim. ‘Bu zihniyet her şeyi satar’ çok fazla sıradan geldi. Onu vurgulayacak, daha da güçlendirecek bir mesaj vereyim, dedim. ‘Babalar gibi satarız’ kavramları da bu siyasi iktidar tarafından dile getirildiği için sanıyorum o saniyede aklımdan geçti. ‘Analarını bile satarlar’ dedim. Ertesi gün, ‘Keşke daha iyi bir kelime kullansaydım’ dedim. Ama hukuk açısından, hem AİHM hem de bizim mahkemelerimizin hem de bizzat bugün Başbakan Yardımcısı olan Cemil Çiçek’in Adalet Bakanıyken ifade ettiği temel değerler ışığında suç teşkil edecek bir unsur yok. Ama siyasal istismara neden olacak şekilde kelimeyi değiştirdiğimi o anda fark edemedim."

"ÖZÜR DİLEDİĞİNİZ ZAMAN ÇÖZÜLÜR"
Yazı sonrası gazetede yaşananları anlatan Ekşi, Enis Berberoğlu ile olan görüşmesinin de detaylarını da açıkladı. İlk gün istifayı düşünmediğini ancak sonrası yaşananlarda böyle bir karar aldıklarını söyleyen Ekşi, yaşanan süreci şu sözlerle değerlendirdi:

"28'inin sabahı çıktı bu yazı. 29'unda ben gazeteye geç geldim. Baktım ki ortalık karışmış. Genel Yayın Yönetmeni ile konuştum, ‘Acaba benim bilmediğim birileri girdi de mi, bu yazı değişmiş?’ denildi. Enis Berberoğlu sordu bunu. Daha vurucu olması adına bu ifadeyi değiştirdiğimi söyledim. Ben de bunca yıl bu işin içinde bulunan bir insan olarak bu sorumluluğu üstlenmek durumundayım. ‘Enis bunun profesyonel bir bedeli varsa bunu üstlenirim’ dedim. Hemen ardından dedim ki, ‘Tepki benim maksadımla uyuşmuyor ama okuyucu öyle algılamış görünüyor. Okuyucu böyle algıladıysa bunu göz ardı edemezsin. "Özür yazısı yazarım" dedim. Hepimiz kusur işleyebilecek yaratıklar olduğumuza göre, özür dilediğiniz zaman mesele çözülür.

Tüm sütun boyunca özür diledikten sonra... ‘Bunun bedeli varsa, bunu da üstlenirim’ dedim. Ama ‘kellesini de almak lazım’ anlayışını gördüm. O gerçeği görünce gazeteden de, başyazarlıktan da istifa etmeyi düşündüm. Yönetimle de mutabık kaldık ayrıldık.

KONSEY'DEN İSTİFAYI DÜŞÜNMÜYOR
İstifa sürecinde Aydın Doğan ile görüştüğünü de söyleyen Ekşi, Hürriyet'te yönetim katınında istisnasız herkesin arkasında durduğunu ifade etti. Basın Konseyi'nden istifayı düşünmediğini söyleyen Ekşi, yapılan oylamada güvenoyu aldığını anlattı.

HABERE YORUM KAT
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.